Yazın gelmesini iki sebepten istiyorum; birincisi oğlumun sınav stresi bitecek olması - inşallah- ikincisi de yazlığa gidip İstanbul da ışık kirliliğinden dolayı göremediğimiz yıldızları bol bol seyredebilmem ve o uçsuz bucaksızlığın içinde çeşitli tefekkür boyutları yaşamam..Kendimi ana rahmine yeni düşmüş henüz hücre boyutundaki hal gibi hissetmek.. O büyüklükleri, aklımın almadığı kavrayamadığım makro çoklukları düşünmek... Öyle seviyorum ki bunu anlatamam. Bazen gece yürüyüşleri yapıyoruz ya da bisiklete biniyoruz ; o sırada benim gözlerim hep yukarıda.! Sağa sola ve önüme bakmak yerine yıldızları izliyorum. Bir gün tepe takla düşeceğim diye korkuyorum inanın :( Bir de o güzelim sebze ve meyveler için tabii.. Ama onun dışında kış aylarını daha çok sevdiğimi söylemeliyim.
Neyse gelelim tarifimize, güzel bir ekmek çeşidi, oğluşun bayıldığı türden, denemek isteyenlere kolay gelsin deyip anlatayım :)
